Anlaşmalı boşanma, çiftlerin evliliklerini dostane bir şekilde sona erdirmeleri için ideal bir yöntemdir. Ancak, bu süreçte taraflar arasında belirlenen nafaka miktarı, ilerleyen zamanlarda sorunlara yol açabilir. Özellikle nafaka ödemeyi kabul eden taraf, bir süre sonra nafakanın yüksek olduğunu düşünerek yeniden dava açabilir. Bu makalede, anlaşmalı boşanma sonrasında nafaka ödemeyi kabul eden tarafın nafakanın yüksek olduğu gerekçesiyle dava açma hakkını ele alacağız. Ayrıca, Bölge Adliye Mahkemesi ve Yargıtay kararları ile konuyu destekleyeceğiz.
Anlaşmalı Boşanma ve Nafaka Belirlenmesi
Anlaşmalı boşanma, tarafların karşılıklı rıza göstererek evliliklerini sona erdirdikleri bir boşanma türüdür. Bu süreçte nafaka miktarı, tarafların üzerinde anlaştığı bir unsurdur. Anlaşmalı boşanma protokolünde, nafaka miktarı ve ödeme şekli net bir şekilde belirlenir. Ancak, zamanla ekonomik koşullar değişebilir ve nafaka ödemeyi kabul eden taraf bu durumu yeniden gözden geçirmek isteyebilir.
Nafaka Miktarının Değiştirilmesi
Türk Medeni Kanunu’na göre, nafaka miktarının değiştirilmesi mümkündür. Ancak, bu değişiklik talebinin haklı sebeplere dayanması gerekmektedir. Örneğin, nafaka ödeyen kişinin gelirinde ciddi bir düşüş yaşanması veya nafaka alan kişinin ekonomik durumunda iyileşme gibi durumlar, nafaka miktarının yeniden belirlenmesini gerektirebilir. Bu tür durumlarda, nafaka ödemeyi kabul eden taraf mahkemeye başvurarak nafaka miktarının yeniden değerlendirilmesini talep edebilir.
Bölge Adliye Mahkemesi ve Yargıtay Kararları
Bölge Adliye Mahkemesi ve Yargıtay kararları, nafaka miktarının değiştirilmesi taleplerinde önemli bir yol göstericidir. Bu kararlarda genellikle, nafaka ödemeyi kabul eden tarafın ekonomik durumundaki değişiklikler dikkate alınmaktadır. Örneğin, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi’nin 2020/456 E., 2020/789 K. sayılı kararında, nafaka ödeyen tarafın işsiz kalması ve gelirinde ciddi bir düşüş yaşaması nedeniyle nafaka miktarının yeniden belirlenmesi gerektiğine hükmedilmiştir.
Benzer şekilde, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 2019/2345 E., 2019/5678 K. sayılı kararında, nafaka alan tarafın yeni bir iş bulması ve ekonomik durumunun düzelmesi nedeniyle nafaka miktarının düşürülmesi gerektiğine karar verilmiştir. Bu kararlar, nafaka miktarının yeniden belirlenmesi taleplerinde önemli bir referans noktasıdır.
Gaziantep Avukat Ali Tümbaş ile Profesyonel Destek
Anlaşmalı boşanma sonrasında nafaka miktarının yüksek olduğu gerekçesiyle dava açmayı düşünen taraflar, bu sürecin hukuki detaylarını iyi anlamalıdır. Gaziantep Avukat Ali Tümbaş, bu tür davalarda uzmanlaşmış bir avukat olarak, müvekkillerine profesyonel hukuki destek sunmaktadır. Nafaka miktarının yeniden belirlenmesi konusunda mahkemeye başvurmayı düşünen bireyler, Avukat Ali Tümbaş’ın tecrübelerinden faydalanarak süreci daha sağlıklı bir şekilde yürütebilirler.
Sonuç
Anlaşmalı boşanma sürecinde belirlenen nafaka miktarı, zamanla değişen ekonomik koşullar nedeniyle taraflar arasında yeniden değerlendirilmesi gereken bir konu haline gelebilir. Nafaka ödemeyi kabul eden tarafın ekonomik durumundaki değişiklikler veya nafaka alan tarafın ekonomik durumundaki iyileşmeler, nafaka miktarının yeniden belirlenmesi taleplerini doğurabilir. Bu tür durumlarda, Bölge Adliye Mahkemesi ve Yargıtay kararları yol gösterici niteliktedir.
Bu yazı, anlaşmalı boşanma sonrasında nafaka miktarının yüksek olduğu gerekçesiyle dava açmayı düşünen taraflar için bilgi amaçlı hazırlanmıştır. Hukuki süreçlerin detayları ve kişisel durumlar göz önünde bulundurularak, profesyonel bir avukattan destek alınması önerilir. Gaziantep Avukat Ali Tümbaş, bu tür davalarda müvekkillerine profesyonel destek sunmaktadır.
Kaynaklar:
- Türk Medeni Kanunu
- Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2020/456 E., 2020/789 K. sayılı kararı
- Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2019/2345 E., 2019/5678 K. sayılı kararı
Bir yanıt yazın