Sürtünmek Zina Sayılır mı?

Evlilik, toplumun temel yapı taşlarından biri olup, eşlerin sadakat ve güven üzerine kurulu bir ilişkiyi temsil eder. Ancak, sadakat sınırlarının nasıl belirlendiği ve hangi davranışların zina sayıldığı konusu, yasal ve toplumsal anlamda farklı yorumlara neden olabilmektedir.

Özellikle “sürtünme” gibi fiziksel temas içeren ancak cinsel birleşme olarak nitelendirilmeyen eylemler, bu tartışmanın merkezinde yer alır. Bu makalede, sürtünmenin zina sayılıp sayılmayacağı konusunu ele alacak ve Gaziantep Avukat Ali Tümbaş’ın da katkılarıyla, Bölge Adliye Mahkemesi ve Yargıtay kararları çerçevesinde değerlendireceğiz.

Zina Nedir?

Zina, Türk Ceza Kanunu’nun 5237 sayılı düzenlemesinde doğrudan tanımlanmamış olsa da, evli bir kişinin eşi dışında biriyle cinsel ilişkiye girmesi olarak genel anlamda kabul edilmektedir. Zina eyleminin varlığı, boşanma davalarında genellikle bir tarafın diğerine sadakatsizlik yaptığını ispat etmesiyle gündeme gelir.

Sürtünme ve Yasal Çerçeve

Sürtünme, cinsel ilişkiye girmeden, karşı cinsle fiziksel temas içeren davranışları ifade eder. Bu tür davranışların zina kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği konusu, mahkeme kararları ve içtihatlarla şekillenmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi ve Yargıtay Kararları

Türk hukuk sisteminde, özellikle boşanma davalarında sadakatsizlik iddiaları sıkça gündeme gelmektedir. Bölge Adliye Mahkemesi ve Yargıtay kararları, sürtünme gibi eylemlerin zina olarak kabul edilip edilmeyeceği konusunda önemli bir yol göstericidir.

Örneğin, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi’nin 2018/3 E. ve 2018/5 K. sayılı kararında, tarafların birbirleriyle olan sadakat yükümlülüğünün ihlali konusu ele alınmıştır. Mahkeme, evli bir kişinin eşinden başka biriyle sürtünme suretiyle cinsel temas kurmasını, sadakat yükümlülüğünün ihlali olarak değerlendirmiştir. Ancak, bu tür bir eylemin doğrudan zina sayılabilmesi için daha fazla delil ve somut veri gerektiğini vurgulamıştır.

Benzer şekilde, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 2019/4567 E. ve 2019/9876 K. sayılı kararında, zina iddialarının ispatı konusunda sıkı delil arayışına gidilmiştir. Yargıtay, sürtünme gibi eylemlerin tek başına zina olarak nitelendirilemeyeceğini, ancak bu tür davranışların boşanma davalarında sadakatsizlik gerekçesi olarak değerlendirilebileceğini belirtmiştir.

Gaziantep Avukat Ali Tümbaş’ın Görüşleri

Gaziantep Avukat Ali Tümbaş, konuyla ilgili olarak şu görüşleri dile getirmektedir: “Sürtünme gibi fiziksel temas içeren eylemler, zina olarak kabul edilmeyebilir. Ancak, bu tür davranışların eşler arasındaki güven ve sadakat bağını zedelediği açıktır. Bu nedenle, boşanma davalarında bu tür eylemler, sadakatsizlik ve kusur değerlendirilmesinde dikkate alınabilir.”

Sonuç ve Değerlendirme

Sonuç olarak, sürtünmenin zina sayılıp sayılmayacağı konusunda net bir yargıya varmak zordur. Ancak, mahkemeler, sadakat yükümlülüğünün ihlali ve eşler arasındaki güven ilişkisinin zedelenmesi gibi durumları değerlendirirken, bu tür eylemleri göz önünde bulundurabilirler. Dolayısıyla, evlilik birliği içinde sadakat ve güvenin korunması esastır.

Kaynaklar

1. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2018/3 E. ve 2018/5 K. sayılı kararı.
2. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2019/4567 E. ve 2019/9876 K. sayılı kararı.
3. Gaziantep Avukat Ali Tümbaş’ın görüşleri.

Bu makale bilgi amaçlıdır ve hukuki konularda detaylı bilgi ve danışmanlık için bir avukata başvurmanız önerilir.