Muhdesat; kelime anlamı itibarıyla sonradan yapılmış, sonradan meydana gelmiş şeyler anlamına gelmektedir.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da vurgulandığı gibi Eşya Hukukunda, bir arazi üzerindeki kalıcı yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçlara muhdesat denir.
Bütünleyici parça niteliğinde olmayıp her zaman için ana taşınmazdan sökülüp götürülebilen ve taşınmazdan ayrılması mümkün olan eşyalar teferruat niteliğindedir. Bu nitelikteki eşyalar yönünden muhdesatın aidiyeti davası açılamaz.
Muhdesat, bir arsa üzerinde bulunan ev, ağaç, kulübe, depo gibi varlıkları tanımlamaktadır. Ortaklığın giderilmesi ve kamulaştırma davaları sırasında dava konusu arsa üzerindeki eşyanın kendisine ait olduğunu ispat etmek isteyen kişi tarafından muhdesatın aidiyetinin tespiti davası açılır. Gayrimenkul avukatlığı hizmetimiz ile ilgili detaylı bilgiye sayfasından ulaşabilirsiniz.
MUHDESATIN AİDİYETİNİN TESPİTİ DAVASI NEDEN AÇILMAKTADIR?
Muhdesatın aidiyetinin tespiti davası, taşınmaz üzerindeki muhdesatların kime ait olduğuna ilişkin ihtilafları çözüme kavuşturan dava türüdür. Taşınmaz pay sahipleri arasında buna ilişkin bir ihtilaf yok ise bu davanın açılmasına gerek yoktur. Ancak pay sahipleri arasında ihtilaf var ise ya da muhdesat pay sahipleri dışında 3. kişilere ait ise ve pay sahipleri tarafından ihtilaf yaratılmasa bile bu davanın açılması gerekmektedir.
Muhdesatın Aidiyetinin Tespiti Davası Hangi Mahkemede Açılabilir?
Görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir. Yetkili mahkeme ise söz konusu arazinin bulunduğu yer mahkemesidir. Örneğin Kadıköy’de bulunan bir arazi için ortaklığın giderilmesi davası açılmıştır. Arazi üzerindeki evin kendisine ait olduğunu iddia eden kişi tarafından İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesi’nde muhdesatın aidiyetinin tespiti davası açılmalıdır. Dava, yukarıda belirttiğimiz gibi muhdesatın aidiyetini kabul etmeyen tüm tapu maliklerine karşı açılmalıdır.
Muhdesatın Aidiyetinin Tespiti Davası Kime Karşı Açılmaktadır?
Söz konusu dava, taşınmaz üzerinde bulunan yapıya ilişkin olduğundan dolayı, tapu kaydında malik sıfatıyla bulunan herkese karşı açılmaktadır. Tapu kaydındaki malikler arasından ölmüş olan var ise, söz konusu dava mirasçılarına karşı yöneltilmelidir.
Muhdesatın aidiyetinin tespiti davasının tapu kaydındaki maliklere karşı açılmaması ya da maliklerin tümüne karşı açılmaması durumunda mahkeme tarafından taraf teşkili sağlanamadığı yönünde karar verilmesi muhtemel olup, istenilen hak sağlanamayacaktır.
Muhtesatın Aidiyetinin Tespiti İle İzaleyi Şuyu Davası İlişkisi
Öğretide ve Yargıtay’ın devamlılık gösteren uygulamalarında, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu kabul edilmektedir .
MUHDESATIN AİDİYETİNİN TESPİTİ DAVASINDA ZAMANAŞIMI SÜRESİ NE KADARDIR?
Derdest ortaklığın giderilmesi davası, kentsel dönüşüm uygulaması veya kamulaştırma işlemi bulunması halinde muhdesat sahibi her zaman muhdesatın aidiyetinin tespitine ilişkin dava açabilir. Bu nedenle zamanaşımı süresinden bahsedilemez.
Bu konu hakkında benzer makaleler için tıklayın